Herkes mutlu olmak ister ve aslında ürettikçe mutludur insan.
96 yılında Jeoloji mühendisliği sayesinde tanıştığım toprak, son 4 yıldır kendi atölyemde ellerimde hayat bulmakta.
Duygu ve düşüncelerimin seramikte form bulduğunu görmek huzur ve özgürlük veriyor.
Avuçlarımda form bulup biçim kazanan objeler, son evresine değin bana bir sürpriz yapıp yapmayacağına dair en ufak ipucu vermiyor. Çamurun narinliğini ve sırla bütünleşmesini sakin, yavaş ve merakla bekleyiş beni dinginleştirmekte.
Bu özgürlükle yaptığım seramikleri yaşam alanlarında görmek beni mutlu ediyor.
Herkes mutlu olmak ister ve aslında ürettikçe mutludur insan.
96 yılında Jeoloji mühendisliği sayesinde tanıştığım toprak, son 4 yıldır kendi atölyemde ellerimde hayat bulmakta.
Duygu ve düşüncelerimin seramikte form bulduğunu görmek huzur ve özgürlük veriyor.
Avuçlarımda form bulup biçim kazanan objeler, son evresine değin bana bir sürpriz yapıp yapmayacağına dair en ufak ipucu vermiyor. Çamurun narinliğini ve sırla bütünleşmesini sakin, yavaş ve merakla bekleyiş beni dinginleştirmekte.
Bu özgürlükle yaptığım seramikleri yaşam alanlarında görmek beni mutlu ediyor.